
Çocuklarda Kardeş Kıskançlığı
9 Haziran 2022Kardeş kıskançlığı neden görülür? Kardeş kıskançlığının nedenleri nelerdir? Anne-babalar kardeş kıskançlığını engellemek için neler yapmalıdır?
Kıskançlık insanın yaratılışında var olan, aşırıya kaçtığı takdirde hayatı olumsuz etkileyen bir duygudur.
Kardeşini kıskanmayan çocuk neredeyse yoktur. Dozunda yaşanan kardeş kıskançlığı doğal bir durum olarak kabul edilir. Muhakkak her çocuk anne babasının sevgisinin ve ilgisinin tamamıyla kendisinde toplanmasını ister.
Kardeş kıskançlığının temelinde genellikle anne babanın yanlış tutumları yatmaktadır. Annesinin hamile olduğunu ve bir kardeşi olacağını öğrenen çocuk daha henüz doğmayan kardeşini kıskanmaya başlar. Doğuma yaklaştıkça yükü artan anne, çocuğuyla eskisi gibi ilgilenemez ve ona yeterince zaman ayıramaz. Gelecek olan kardeş için evin içinde yapılan hazırlıklar da çocuğun dikkatinden kaçmaz. Kendisine bir rakibin geldiğini düşünen çocuk, annesinin ilgisini çekmek için bu dönemde türlü türlü haylazlıklar yapar ve mızmızlanır.
Anne-babanın doğumdan önce çocuğa aşırı ilgi ve sevgi göstermesi, onunla her zamankinden daha fazla zaman geçirmesi, yeni oyuncaklar alması, “sen bizim bir tanemizsin” şeklindeki konuşmaları, çocuğun kardeşini kıskanmasının önüne geçemeyecek, tam aksine daha çok şüpheye kapılmasına neden olacaktır.
Kıskançlık duygusu çocuğa, hayatın tamamıyla kendi etrafında dönmediğini öğretir. Sevginin paylaşılabildiğini zamanla öğrenecek ve anne-babasının sevgisinin kendisine de kardeşlerine de yettiğini görecektir.
Anne babasından kardeşini kıskanmaması, onu sevmesi gerektiği telkinini duyan çocuğun, kardeşine karşı aşırı sevgi gösterilerinde bulunması numaradandır. Kardeşi ile yalnız kaldığında ona zarar vermek isteyebilir. Bu nedenle özellikle 7 yaşın altındaki çocuklar, küçük kardeşleri ile yalnız bırakılmamalıdır.
Kardeş kıskançlığı bazen davranış bozukluğu olarak kendini gösterir. “Mutlu çağa dönüş arzusu” adı verilen davranış bozukluğu, kardeş kıskançlığının en önemli belirtilerinden biridir. Bu davranış bozukluğu, konuşmayı söken çocuğun bebek gibi konuşmaya başlaması, büyük veya küçük tuvaletini altına yapması, parmak emmesi, anne-baba ile yatmak istemesi, iştahının azalması, uyku bozuklukları şeklinde ortaya çıkar.
Anne babanın çocuğun huysuzlukları ve kardeşine zarar vermeye çalışması karşısında ceza yolunu tercih etmesi, daha ciddi davranış problemlerine yol açabilir.
Anne-babanın çocuklarına karşı eşit davranmaya çalışması kardeşler arasında kıskançlığın daha da artmasına neden olur. Anne-baba eşit değil, adil olmalıdır. Farklı Fıtratlardaki çocuklara aynı muamelede bulunmak yanlıştır. Kaldı ki her çocuğun yaşına göre ihtiyacı da farklıdır.
Anne babasının adaletli davranmadığını düşünen çocuk onlara olan güvenini kaybeder. Bu da kıskançlığı pekiştirir.
Kardeş kıskançlığını tetikleyen tutumlardan biri de kardeşlerden birinin aile fertlerinden veya büyüklerinden birine benzetilmesidir. Böyle bir durum söz konusu olsa bile, bu çocukların yanında dile getirilmemelidir.
Kardeş Kıskançlığına Karşı Anne-Baba Nasıl Davranmalı?

* Anne baba mümkün olduğunca doğal davranmalıdır. Doğal olmayan davranışlar çocuklar tarafından hemen fark edilir ve bu durum kardeşler arası kıskançlığın artmasına neden olur. Her şeyin eskisi gibi olduğunu gören ve anne-babasının kendisine karşı davranışlarında herhangi bir değişiklik olmadığını fark eden çocuk kıskançlık duygusuna kolay kolay kapılmaz. Çocuğun kıskançlık duymasının nedeni ebeveynlerinin sevgisini yitirmektir.
Anne-babasının ilgi ve sevgisinin değişmediğini gören çocukta kıskançlık duygusu sönecektir.
* Çocuklar, kardeşleriyle veya bir başka çocukla kıyaslanmamalıdır. Yine bu kıskançlık duygusunu körükleyecektir.
* Çocuklara, yaşlarına veya cinsiyetlerine göre ayrımcı tutumlarda bulunmak da yanlıştır. Çocukların, “Onu erkek/kız diye daha çok seviyorsunuz” veya “Küçük olduğu için onu daha çok seviyorsunuz” gibi tepkilerinin sebebi bu ayrımcı tutumlardan kaynaklanır.
* Özgüveni yüksek çocuklar, kardeşlerini daha az kıskanırlar. Çocuklarımızı özgüvenli olarak yetiştirmeye gayret edelim.
* Çocuklarımızın hiçbirinden sevgimizi ve ilgimizi esirgemeyelim.
* Odalarını ayırmak her zaman mümkün olmasa da, her bir çocuğumuza kendilerine özel ayrı bir köşe ayırmaya çalışalım.
Kardeş Kıskançlığı ve Kardeş Kavgaları
Çocuklar yetişkinler gibi kin tutmayı bilmezler. Birkaç dakika önce kavga eden çocukların biraz sonra birlikte el ele kol kola oynadıklarını görürüz. Kardeşler arasındaki çatışmalar ve kavgalar makul sınırları aşmadığı müddetçe çocuklara, karşısındakinin özgürlük alanlarını keşfetmeyi, duygularını kontrol etmeyi, sabırlı olmayı, paylaşmayı öğretir.
Kavga sırasında çocuklardan biri diğerini sindiriyorsa, eziyorsa ve kendini savunamaz hale getiriyorsa, bu makul sınırların aşılması demektir ve müdahale gerekir. Alay etme, küçük düşürme, aşağılama da ezmek anlamına gelir. Şiddet her zaman fiziki olmayabilir. Sözlü şiddetin de önüne geçilmelidir.
Ebeveynler kardeş kavgalarında genellikle baskıcı ve zorlayıcı müdahalede bulunurlar. Böyle bir tutum kardeşler arasındaki kavgayı daha da yıkıcı hale getirir.
Sözel bir şiddet karşı anne-baba tehditkâr olmayan fakat, dik bir duruşla bir daha böyle sözler duymak istemediğini kararlı bir şekilde dile getirmelidir.
Fiziksel kavgalarda anne-baba araya girip çocukları birbirinden ayırmalıdır. Aralarına girdikten sonra hala birbirine öfkeli sözler söyleyen çocukların, aşağılayıcı olmadıkça öfkelerini dışa vurmalarına izin verilebilir. Sonrasında ise ebeveyn, “Niye kavga ediyorsunuz?” veya “Sen geç bakayım şuraya” demek yerine, “Burada neler olduğunu öğrenmek istiyorum” diyebilir. Öncelikle söz, aynı anda konuşmaya başlayan çocuklardan kendini ifade etmekte zorlanan çocuğa verilmelidir. Diğerine “Önce kardeşin anlatsın, sonra seni dinleyeceğim” denmelidir. İlk sözü alan çocuğun anlatacakları bittikten sonra “Evet şimdi seni dinliyorum” diyerek söz diğer çocuğa verilir. Ebeveyn bir çocuk konuşurken diğerinin müdahale etmesine izin vermemeli, “Söyle bakayım bu doğru mu?” gibi sözlerle sorgulama yapmaktan kaçınmalıdır.
Anne-baba kardeşler arası kavgada kimin haklı, kimin haksız olduğunu bulmaya çalışmak yerine, yanlış olan davranış ve sözler üzerinde durulmalıdır. Kavga konusunu her iki kardeşten de dinleyen ebeveyn, benzer bir durum tekrar yaşandığında nasıl davranmaları gerektiğini öğretmek gayesiyle, “ben olsam bu sorunu kavgasız gürültüsüz çözmek için şöyle davranırdım” gibi sözlerle yol gösterici olmalıdır.
Ebeveynlik ile ilgili diğer konuları sitemizden okuyabilirsiniz.
[…] ki çocuklarda kardeş kıskançlığı, abi kardeş arasında birtakım problemlerin yaşanmasına neden olmuyor da değil. Lakin bu […]